İzleyiciler

25 Şubat 2020 Salı

Papağan, ‘yangın’ diye bağırarak birlikte yaşadığı aileyi yangından kurtardı ancak kendisi kurtulamadı.

http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/papagan-aileyi-yangindan-kurtardi-daha-once-bu-kelimeyi-hic-soylememisti-1723240

Papağan aileyi yangından kurtardı: 'Daha önce bu kelimeyi hiç söylememişti'

Louis adında bir papağan, ‘yangın’ diye bağırarak, birlikte yaşadığı aileyi yangından kurtardı ancak kendisi kurtulamadı. Louis’e bakan Klein, “'Yangın' diye bağırmaya başladı. Hatırladığım kadarıyla daha önce daha bu kelimeyi söylememişti” dedi.

ABD'nin Tennessee eyaletinde Louis adında bir papağan aileyi yangından kurtararak, günün kahramanı oldu.
Barbara Klein eşi Larry ve torunları Kaitlyn Rose Pellerin derin bir uykudayken evin mutfağında yangın çıktı.
Yangının çıkmasıyla birlikte daha önce hiç söylemediği ‘Yangın’ diye bağıran Louis, aileyi uyandırmaya başardı. Ancak ne yazık ki ailenin sevilen papağan evde bulunan dört köpekle birlikte hayatını kaybetti.
?Lübnan asıllı emekli olan 63 yaşındaki Barbara Klein , "Louie, gerçek bir kahraman. Eğer o, olmasaydı, muhtemelen yangın sırasında uyuyor olacaktım" dedi.


"'Yangın' diye bağırmaya başladı. Hatırladığım kadarıyla daha önce daha bu kelimeyi söylememişti" diye devam eden Klein, "Uyandığımda ateş salonun tabanına kadar yayılmıştı" diye konuştu.
61 yaşındaki makinist olan eşi Harry'nin eve dalıp, köpekleri ve torunun gitarını çıkarmaya çalıştığını anlatan Klein, Harry'nin başarılı olamadığını ve zar zor evden çıktığını söyledi. (Sputnik)

23 Şubat 2020 Pazar

Atın Ölümü

https://www.gazeteduvar.com.tr/dunya/2020/02/23/dunyanin-duz-oldugunu-kanitlamak-icin-kendini-atmosfere-firlatmaya-calisan-cilgin-mike-yere-cakildi/

Dünya'nın düz olduğunu kanıtlamak için kendini atmosfere fırlatmaya çalışan 'Çılgın' Mike yere çakıldı

'Düz Dünyacı' olarak tanınan 'Çılgın' lakaplı ABD'li Mike Hughes 64 yaşında öldü. Hughes, kendi yaptığı roketle kendini atmosfere yollamaya çalışırken öldü.

yollamaya çalışırken öldü.

Yeme Bozukluğunu Aktivizmle Aşmak

https://www.gazeteduvar.com.tr/dunya/2020/02/23/annesi-anlatti-greta-11-yasindayken-nasil-hayata-tutundu/

Annesi anlattı: Greta 11 yaşındayken nasıl hayata tutundu?

Dünyaya ilham veren iklim eylemcisi Greta Thunberg'in annesi Malena Ernman, kızının hikâyesini kitaplaştırdı. Ernman, bugün 17 yaşında olan Greta'ya 11 yaşındayken nasıl Asperger Sendromu teşhisi konulduğunu, kızının iklim eylemleri sayesinde nasıl hayata dönüp iklim değişikliğine karşı dünyanın en güçlü sesi haline geldiğini anlattı.
Fotoğraf: The Guardian
DUVAR – İklim değişikliğine karşı mücadelesi ve kararlılığıyla dünyaya ilham veren 17 yaşındaki İsveçli iklim aktivisti Greta Thunberg’in annesi, kızına otizmin bir türü olan Asperger Sendromu teşhisi konulan süreci anlattı. Bir opera sanatçısı olan Malena Ernman, Greta hakkında “Evimiz yanıyor: Krizdeki bir aileden ve gezegenden sahneler” isimli bir kitap kaleme aldı; kızının 11 yaşındayken nasıl sessizliğe gömüldüğünü, yemek yemeyi reddettiğini anlattı.
“Yavaş yavaş bir tür karanlıkta kayboluyordu” diyen Ernman, kitapta “Piyano çalmayı bıraktı. Gülmeyi bıraktı. Konuşmayı bıraktı. Ve yemek yemeyi bıraktı” ifadelerini kullandı. Kitaba göre Greta, 11 yaşındayken hızla bir depresyona gömüldü; kimseyle konuşmuyordu. Çok az miktarda pirinç, avokado ve patatesli makarna haricinde hiçbir şey yemiyordu. Sadece iki ay içinde 10 kilo verince hastaneye yattı. Kısa süre içinde okula döndüğündeyse, sınıf arkadaşlarının zorbalığıyla karşılaştı… Annesi, bu sürecin sonunda Greta’ya Asperger ve obsesif kompülsif bozukluk teşhisleri konulduğunu anlattı.
Kitaba göre, Greta’nın iklim değişikliğine ilgisi de yaklaşık olarak bu dönemde, okulda bir öğretmenlerinin bir okyanustaki kirlilikle ilgili bir film izlettirmesi sonrası başlamış. Annesi, diğer öğrencilerin aksine Greta’nın filmdeki mesajdan çok etkilendiğini belirterek, “Diğerlerimizin görmek istemediğini gördü. Sanki, karbondioksit emisyonlarımızı çıplak gözle görüyordu” diye yazdı.
Greta’nın yeniden sağlıklı bir şekilde yemek yemeye başlaması da, iklim eylemleri sayesinde gerçekleşmiş. Kitaba göre Greta 2018’de ilk okul grevi eyleminde, İsveç başbakanlık binasının önünde eylem yaparken, bir Greenpeace eylemcisi ona vegan bir Tayland makarnası ikram etmiş. Greta uzun zaman sonra ilk kez, evinin dışında yemek yemiş. Annesi, kızının yeme bozukluğunu aktivizm sayesinde aştığını anlattı. (DIŞ HABERLER)

karakter

http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/soydugu-evdeki-fotograflarla-bir-pedofili-yakalattiktan-sonra-hayati-degisen-hirsizin-oykusu-1722355?fbclid=IwAR0y1IwakPNztRGq_CNP4wUFeq9idNPxBRGhFEGhuZCImIMe4S8pRHmoPt8

Soyduğu evdeki fotoğraflarla bir pedofili yakalattıktan sonra hayatı değişen hırsızın öyküsü

Matthew Hahn, bir evden çelik kasa çaldı. Kasadan kullanılmış çocuk bezleri ve ev sahibinin bir çocuğu taciz ederken çekilmiş fotoğrafları çıktı. Hahn, fotoğrafları polise verdi. Müebbet hapisle karşı karşıyayken 14 yıl ceza aldı. Hapisteyken, tacize uğrayan çocuğun annesinin gönderdiği kitaplarla üniversiteyi bitirdi. Yedi yıl yatıp çıktı ve yeni bir hayata başladı.

Matthew Hahn, ABD'de uyuşturucu kullanmaya ergenlik yaşlarında esrarla başladı. Sonra sentetik uyuşturucularla devam etti.
Liseyi bıraktı ve uyuşturucuya para bulmak için hırsızlık yapmaya başladı. Beş yıl hapis yattı, 2011'de çıktı.
İki ağır suçtan hüküm giymişti. ABD'de California eyaleti yasalarına göre üçüncüsünde ömür boyu hapis cezasıyla karşı karşıya kalacaktı. (Ülkede birçok eyalette geçerli olan "üç vuruş" yasasına göre ağır suçlardan iki kez hüküm giyenlere üçüncüsünde müebbet hapisten daha az ceza verilemiyor)
Hahn, "Birkaç yıl iyi gittim. İyi bir işim vardı. Okula gidiyordum. Üniversiteye gidecektim. Ama bir trajedi yaşadıktan sonra tekrar boşluğa düştüm ve başa döndüm" diyor.
En yakın arkadaşı intihar etmişti. Hahn bunun üzerine tekrar uyuşturucuya ve hırsızlığa başladığını söylüyor.

ÇELİK KASADAN KULLANILMIŞ BEBEK BEZLERİ ÇIKTI

2005'te Los Gatos'da bir gece, evine küçük bir çelik kasa getirdi. Kasanın içinden çıkan ilk şey kullanılmış bebek bezleri oldu. Hahn, "Gerçeküstü bir şeydi. Kasadan başka şeyler de çıktı. Bir silahla fotoğraflar da vardı. Bunların sahibiyle ilgili belgeler de vardı. Bir de dijital kamera kartı buldum. Kartı bilgisayara taktım. Gördüklerime inanamadım. Fotoğraflarda, kasanın sahibi bir çocuğa cinsel tacizde bulunuyordu" diyor.
Polise gidip bir ev soyduğunu ve böyle bir delil bulduğunu söylemesi mümkün değildi. Ama bir şeyler yapması gerektiğini biliyordu. Bir kez daha hüküm giyerse cezasının müebbet hapis olacağını da.
Hahn, kamera kartını bir bozuk para cüzdanına koydu. Bunu çaldığı adamın adını ve adresini de yazıp "Lütfen bu hayvanın icabına bakın" diyerek polise postaladı.
Hikayeyi annesine değiştirerek anlattı. Kamera kartını ikinci el pazarından aldığını söyleyerek annesinden haberleri takip etmesini istedi.
Annesi bir hafta sonra arayıp bir adamın gözaltına alındığını haber verdi.
Soyulan evin sahibi John Robertson Aitken, hırsızlık sonrasında polise başvurmuştu. Kamera kartını alan polis memurları, hırsızlıkla ilgili konuşacaklarını söyleyerek Aitken'ın evine gidip onu sorguladılar. Hahn'a göre Aitken suçunu itiraf etti.
Hahn, hırsızlığa devam etti. Çaldığı bir eşyayı eBay'de sattı. Seri numarasını takip eden polis sekiz hafta sonra Hahn'ı gözaltına aldı.
Üçüncü kez hüküm giymek üzereydi.
Onu sorgulayan ve kasabada yaptığı hırsızlıkları bilen polis memuru "İyi gidiyordun, ne oldu sana?" diye sordu. "En azından size Aitken'ı verdim" diyerek fotoğrafları polise kendisinin gönderdiğini anlattı.

400 YIL HAPİS RİSKİNE RAĞMEN İFADE VERDİ

Hahn, duruşma tarihini beklerken bölge savcısı geldi, çelik kasayla ilgili ifade vermeyi kabul edip etmeyeceğini sordu. Birden fazla suçla yargılanıyordu ve daha önce iki kez hüküm giydiği için 400 yıl hapis cezası alabilecekti.
Kendini tehlikeye atarak ifade vermeyi kabul etti.
Aitken 25 yıl, Hahn da müebbet hapis cezasıyla karşı karşıyaydı. Bir pedofili zanlısıyla, bir hırsızın alabileceği cezalar arasındaki bu orantısızlık tepkiye neden oldu. İnternette dilekçeler açıldı. Bazıları Hahn'ın denetimli olarak serbest bırakılmasını, bazıları ise daha ağır ceza almasını istiyordu.
Sonunda Hahn, 14 yıl hapis cezası aldı. Yedi yıl yatıp çıktı. Aitken ve Hahn, aynı cezaevine gönderildi.
"Bizi bindirdikleri otobüste Aitken kafesin içinde ben de ellerim kelepçeli olarak arkada oturuyordum" diyen Hahn, hapis yattığı süre içinde hayatını değiştirdi.
Uyuşturucu bağımlılığından kurtuldu, Aitken'ın taciz ettiği çocuğun annesinin gönderdiği kitaplarla California Üniversitesi'ni bitirdi. Sabıkalı bir kişi olarak iş bulmakta zorlandı, elektrikçi oldu.
Karısıyla birlikte yakın bir zaman önce bir ev satın alan Hahn, "En büyük pişmanlığım, kim olduğunu bilmediğim insanlara zarar vermekti. Yaptıklarımın bedelini ödedim. Hikayemi anlatıyorum, çünkü bağımlılıklarından kurtulmaya çalışan diğer insanların aynı şeyleri yaşamasını istemiyorum" diyor.


20 Şubat 2020 Perşembe

8 yaşında 'yaşlılık'tan öldü!

https://t24.com.tr/haber/8-yasinda-yaslilik-tan-oldu,861451?fbclid=IwAR1G8MdL68AClFlCe4uzl6d-o9yVxxTopzprhoWwzv5WRP3cfQo6hUwNkFo

8 yaşında 'yaşlılık'tan öldü!

Progeria tanısı konulan Anna Sakidon'un iç organlarının çok hızlı bir şekilde yaşlandığı belirtildi

Anna Sakidon
Dünyada sadece 160 kişide görülen genetik bir bozukluğa sahip olan 8 yaşındaki Ukraynalı kız çocuğu Anna Sakidon organ yetmezliğinden yaşamını yitirdi.
Dünyada sadece 160 kişide görülen genetik bozukluğa sahip Anna, 8 yaşında olmasına rağmen 80 yaşındaki bir insan vücuduna sahipti.
İngiliz Daily Mail gazetesinin ülke basınına dayandırdığı haberine göre, Sakidon'un ölüm nedeninin çoklu organ yetmezliği olduğu açıklandı.
Konuyla ilgili açıklamada bulunan doktor Nadezhda Kataman, çocuğun ölmeden önce birkaç kez felç geçirdiğini açıkladı.
Kataman “Progeria tanısı konulan Anna’nın iç organları çok hızlı bir şekilde yaşlanırken, kemikleri çok yavaş bir şekilde gelişiyordu” dedi.

Beyin ameliyatı olurken keman çaldı

https://www.gazeteduvar.com.tr/video/2020/02/20/beyin-ameliyati-olurken-keman-caldi/

Beyin ameliyatı olurken keman çaldı

DUVAR - İngiltere'de bir müzisyen beyin tümörü ameliyatı olduğu esnada keman çaldı. Doktorlar, 53 yaşındaki müzisyen Dagmar Turner'ı ameliyat ortasında uyandırdı. Hassas el hareketleri ve koordinasyonu kontrol eden doktorlar, bu kısımların hasar görmediğinden emin olmak için Turner'dan keman çalmasını istedi. Ameliyatta Turner'ın sol elin işlevi yüzde 100 korundu, tümörün de yüzde 90'ı alındı. Turner, ameliyattan 3 gün sonra taburcu edildi. Turner ameliyattan sonra "Keman çalma yeteneğimi kaybetme düşüncesi çok üzücüydü. Ama kendisi de müzisyen olan Profesör Ashkan endişelerimi anladı" dedi. (AA)

17 Şubat 2020 Pazartesi

Kediler

https://www.gazeteduvar.com.tr/gundem/2020/02/17/dunya-kediler-gunu-kutlu-olsun/

Dünya Kediler Günü kutlu olsun

Bugün 17 Şubat Dünya Kediler Günü. Ege Denizi’ni yüzerek geçen ilk kedi Zaytuna, El Bab’ta çatışmalardan bitkin düşen ve İstanbul’a gelen Barış, Kobane’de savaşın ortasında kalan ama yine de evini terk etmeyen Gewre, uyutulmak üzereyken hayata tutunan ve operasyon geçiren başka hayvanlara hemşirelik yapan Radamanes, insanının çantasında otostopla Türkiye’yi gezen Badem gününüz kutlu olsun! 

25 yıl önce plajda kaybettiği kaseti sergide buldu

https://www.gazeteduvar.com.tr/dunya/2020/02/15/25-yil-once-kaybettigi-kaseti-buldu/

25 yıl önce plajda kaybettiği kaseti sergide buldu

Stella Wedell, 12 yaşında kaybettiği kaseti buldu. Kaset, bir sergide karşısına çıktı.

14 Şubat 2020 Cuma

Hurdacılar binanın kolonlarındaki demirleri çalmış

https://www.gazeteduvar.com.tr/gundem/2020/02/14/hurdacilar-binanin-kolonlarindaki-demirleri-calmis/

Bahçelievler Belediye Başkanı: Hurdacılar binanın kolonlarındaki demirleri çalmış

İstanbul Bahçelievler'de 5.8'lik depremde zarar gördüğü gerekçesiyle bir ay önce boşaltılan bina çöktü. İlk belirlemeler göre enkaz altında kalan yok. Bahçelievler Belediye Başkanı Hakan Bahadır, mahalle sakinlerinin sabah saatlerinde binaya hurdacıların girdiğini gördüğünü söyledi. Bahadır, "Bu kişiler kolonlardaki demirleri almışlar. Onlar çıktıktan 2 saat sonra bina çökmüş" dedi.

DUVAR – İstanbul Bahçelievler’de yedi katlı bir bina çöktü. Siyavuşpaşa Mahallesi Emek Caddesi Narlı Sokak’ta saat 15.45 sularında çöken binanın 26 Eylül’de Marmara açıklarında meydana gelen 5,8 büyüklüğündeki deprem sonrası hasar gördüğü ve 1 ay önce boşaltıldığı öğrenildi. Çökmenin ardından olay yerine itfaiye, polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Polis ekipleri, yıkılan binanın çevresinde güvenlik önlemi alırken, enkaz altında insan olması ihtimaline karşı, AFAD ve Bahçelievler Belediyesi arama kurtarma ekipleri de inceleme yapıyor.
Çöken binanın yanındaki zarar gören bir apartman ve yakınındaki 4 bina da tedbir amaçlı tahliye edildi. Binanın çökmesi sonucu bazı araçlarda hasar meydana geldi.
İstanbul Valiliği’nden yapılan açıklamada, “Kentsel dönüşüm sebebiyle bir ay önce boşaltılan ve içinde kimsenin yaşamadığı belirtilen bir bina henüz bilinmeyen bir nedenle çökmüştür. Çökme sırasında herhangi bir vatandaşımıza yönelik olumsuz bir durum olup olmadığı araştırılmaktadır” denildi. Bu arada, İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, yıkılan binada incelemelerde bulunarak, yetkililerden bilgi aldı.
DEMİRLERİ SATMAK İÇİN ALMIŞLAR
Olay yerine gelen Bahçelievler Belediye Başkanı Hakan Bahadır, binada oturan olmadığını belirterek, kullanılmayan ve yıkılacağı için boşaltılan binanın alt katına kaçak olarak bazı hurdacıların girdiğinin söylendiğini anlattı: “Bu bina yarın resmi bir şekilde, planlı bir şekilde yıkılacaktı. Bu sabah bazı kişiler binanın taşıyıcı kolonlarındaki demirleri satmak için almışlar. Mahalleli görmüş. Demirler gidince bina 2-3 saat sonra çöktü.”
Binanın 5.8’lik depremin ardından bir ay önce boşaltıldığı öğrenildi.
ENKAZ ALTINDA KİMSE YOK
Bazı kişilerin hurdacıların dışarı çıktığını, bazılarının da içeride olduğunu söylediğini aktaran Bahadır, “AFAD, itfaiye ve belediyenin arama ve kurtarma ekipleri burada çalışıyoruz. AFAD’ın köpekleri geldi. Dinleme cihazları getirildi. AFAD’ın verdiği ilk bilgiye göre enkaz altına hiç kimse yok. Hafriyat kaldırılarak araştırmaya devam ediliyor. Yıkılan bina yandaki 7 katlı binanın 4 katının yan duvarına biraz hasar vermiş. Orada da yaralı ve ölüm vakamız yok, sadece maddi kayıp var” dedi. Bahadır, çöken binanın hasar verdiği yandaki binanın ise yeni olduğunu dile getirdi.
İLÇEDEKİ BİNALARIN ÇOĞU ESKİ
İlçedeki binaların 3’te 2’sinin ise eski olduğuna işaret eden Hakan Bahadır, “Geldiğimizden beri 10 aydır Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile beraber kentsel dönüşümle ilgili çalışmalarımızı hızlandırdık. İnsanları ikna etmeye, yani ‘Mezar evlerde oturacağınıza gelin eviniz küçülsün, imkanlarınız ölçüsünde katkı sağlayın, yenileyin.’ diye gayret ediyoruz” diye konuştu.
Siyavuşpaşa’nın bitişik nizam bir mahalle olduğu bilgisini veren Bahadır, şöyle devam etti: “40 yıldır böyle kurulmuş. Orada biraz sıkıntımız var. Arkadaşlarımızı ikna edemiyoruz ama Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız ve Cumhurbaşkanımız bize söz verdi. Eğer ada bazlı 5 dönüm civarında birleşirse, kat artışı değil metrekare artışı vererek bir kolaylık sağlayacağız ve yenilenmesine gayret edeceğiz.”
Bu arada Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı, binanın çökmesine ilişkin soruşturma başlattı. (HABER MERKEZİ – AA)

5 yıl sonra komadan uyandı ama 1980'de yaşıyor

 https://www.gazeteduvar.com.tr/5-yil-sonra-komadan-uyandi-ama-1980de-yasiyor-galeri-1730230?p=7 5 yıl sonra komadan uyandı ama 1980'de ...