İzleyiciler

29 Mayıs 2020 Cuma

Hayvanat bahçesinde 'bebek patlaması'

https://www.gazeteduvar.com.tr/dunya/2020/05/28/hayvanat-bahcesinde-bebek-patlamasi/

Hayvanat bahçesinde 'bebek patlaması'

Rusya'daki bir hayvanat bahçesinde korona nedeniyle getirilen ziyaretçi yasağı, bazı hayvanların çiftleşmesini tetikledi. Hayvanat bahçesinde çok sayıda yeni doğum gerçekleşti. Ancak yetkililer, birçok hayvanın da ne olup bittiğini anlamadığı için endişeli olduğunu aktardı.

25 Mayıs 2020 Pazartesi

Toprak Altındaki Balıklar

https://www.sozcu.com.tr/2017/dunya/kupkuru-topraktan-canli-balik-cikarttilar-1668685/

Kupkuru topraktan canlı balık çıkarttılar!

Çorak bir arazide yürürken toprağın altında canlı balıklar olduğunu tahmin edebilir miydiniz? Doğanın enteresanlığı bir kez daha insanları şaşırttı...

10:16 - 
Kupkuru topraktan canlı balık çıkarttılar!
Sosyal medyada izleyenleri fazlasıyla şaşırtan bir video paylaşılıyor. Videoda kupkuru toprağın birkaç karış altını kazan şahıslar, çamurdan bir kesenin içinden irice balıklar çıkartıyor. Herkesi şaşırtan diğer bir konu ise bu balıkların canlı olması…
MERAK UYANDIRAN BALIK: PROTOPTERUS
Videoda yer alan ve izleyenleri şaşırtan balığın cinsi “Protopterus”. Afrika’nın birçok ülkesinde yayılma alanı bulan bu balıklar, Akciğer Balığı olarak da biliniyor. Göl ve nehir yataklarında yaşayan bu balıklar amfibik hayvanlar grubunda yer alıyor ve hem karada hem su altında yaşayabiliyor. Kurak dönemlerde kendine yerin altında bir tünel kazarak çamurun içine saklayan bu balıklar bölgede yiyecek olarak da tüketiliyor.

Ekmek almaya çıktı, polis kovalamacasının ortasında kaldı

https://www.cumhuriyet.com.tr/haber/ekmek-almaya-cikti-polis-kovalamacasinin-ortasinda-kaldi-1740799

Ekmek almaya çıktı polis kovalamacasının ortasında kaldı

Antalya'da, ekmek almak için evinden çıkan kişiyi de aracına alan ve "dur" ihtarına uymayarak kaçan kamyonet sürücüsü, polis aracına çarpınca gözaltına alındı.

Antalya'da ekmek almak için evinden çıkan Emin Bozdoğan (67), fırının adresini sormak için yoldan geçen Turgay İ'nin kullandığı 07 AHE 273 plakalı kamyoneti durdurdu. Kamyonettekilerin fırına kadar götürebileceğini söylemesi üzerine Bozdoğan, araca bindi.
Kepez ilçesinde uygulama yapan polis ekipleri, kamyoneti durdurmak istedi. Polisin "dur" ihtarına uymayan Turgay İ, kamyonetiyle kaçmaya çalışırken polis aracına çarptı.
Kazanın ardından kamyonetinden inerek kaçmaya çalışan Turgay İ, kısa süreli kovalamacanın ardından yakalandı. Başına gelenlere inanamayan Bozdoğan ise heyecanlı dakikalar yaşadı.
Turgay İ, polisin, "Neden kaçtın? Arabaya çarptın. Yazık değil mi devlete?" sorusuna, "Cüzdanımı ve ehliyetimi kaybettim. Ondan kaçtım" karşılığını verdi.
Sürücünün yanında bulunan Tuğba Ç. ise "Yasak olduğunu bile bile çıktık. 'Çıkmayalım' dedim. Anlamadı, dinlemedi. Yanımızda bulunan amcayı da yoldan aldık. Kaçarken amcayla birlikte Turgay'a sürekli 'dur' dedik ama dinlemedi" dedi.

EKMEK ALMAK İÇİN ARACA BİNMİŞ

Otostop çekerek bindiği araç kazaya karışan 67 yaşındaki Emin Bozdoğan da "Polislere bir şey olacak diye korktum. 'Yapma, kaçma' dedim ama dinlemedi. Polislere bir şey olmamasına çok sevindim" diye konuştu.
İfadesi alınmak üzere polis merkezine götürülen sürücüye "Sokağa çıkma kısıtlamasını ihlal", "Ehliyetsiz araç kullanmak", "Devlet malına zarar vermek", "dur" ihtarına uymamak", "trafiği tehlikeye düşürmek" suçlarından, yanında bulunan Tuğba Ç'ye ise "Sokağa çıkma kısıtlamasını ihlal" suçundan ceza kesileceği öğrenildi.

Teşhisi Konulamayan bir Kan Hastalığından Hayatını Kaybeden Yönetmen

https://www.cumhuriyet.com.tr/haber/sinema-endustrisinin-ezemedigi-kadin-yonetmen-1740748

Sinema endüstrisinin ezemediği kadın yönetmen

Özgür ruhlu yönetmen Lynn Shelton, Hollywood'a hep uzak durdu. Manhattan Görsel Sanatlar Okulu’nda fotoğraf eğitimi aldığı sıralarda da sinemayla ilgiliymiş ama kendine güvenemediği için yönetmenliğe soyunmaya cesaret edememiş önceleri.



İyi bir sinema yazarının kaleminden sıkı bir yazı okuruz herhalde hakkında ama filmlerinden haberdar olan birisi olarak ben de söz edeyim istedim Lynn Shelton’dan. Teşhisi konulamamış bir kan hastalığından 54 yaşında Los Angeles’ta hayatını kaybetti Shelton.  Her ölüm öyledir elbette ama bu da gerçekten çok erken gelmiş ölümlerden biri. Hollywood’a hep uzak durmuş, filmlerinin çoğunu, yaşadığı, çok sevdiği Seattle'da çekmiş bir yönetmendi. Amerikan Indie (Bağımsız) sinemasının önde gelenlerinden kabul edilen Shelton hayli geç başladığı sinema kariyerinde kendine özgü bir tarz yaratmıştı. Humpday adlı filmi örnektir buna. Tıpkı bizim Yılmaz Güney gibi, senaryoya çok da bağlı kalmazmış filmlerini çekerke, oyuncularını da katkıda bulunmaya özendirirmiş. Bu yanıyla İngiliz yönetmen Mike Leigh'i andırır. Leigh de hem aksiyonu hem de karakterleri geliştirirken oyuncularıyla birlikte çalışırdı, denir. 

KÜÇÜK BÜTÇELİ FİLMLER

Ünlü Fransız kadın yönetmen Claire Denis’la 2003 yılında tanışmış olması bir dönüm noktasıdır yaşamında herhalde.  Denis de ilk filmini kırk yaşında çekmiştir, “ona bakarak benim biraz daha zamanım var film çekmek için dedim” diyor bir söyleşisinde.  University of Washington School of Drama’da eğitim alan, bu kendine güvensiz ama kararlı kadın “sektörün içine girmek için arka kapı” arayışı içindeyken küçük filmler yapmış bir yandan. Gelecekteki en büyük iş ortakları olacak olan Greta Gerwig, Duplass Kardeşler ile Joe Swanberg de dahil olmak üzere bir dizi film yapımcısı aynı şeyi yapıyordu; yani küçük bütçeli, dijital ortamda, yarı doğaçlama yapımlar bunlar. Shelton 2006’da, “We Go Way Back” adlı filmi yönetti. Ardından yönettiği “My Effortless Brilliance” adlı filmi 2009’da ödül aldı. Ama kendisini Bağımsız Sinema’nın en önemli figürü haline getiren filmi Humpday’dir. Bu filmiyle 2009’da Sundance Film Festivali’nde Jüri Özel Ödülü’nü, 2010’da da 500 bin doların altında bütçeyle çekilen filmlere verilen John Cassavetes Ödülü’nü kazandı. Cannes Film Festivali’nde de Yönetmenler Bölümü’nde özel gösterime alındı. Shelton’un, başkası olsa asla kaçırmayacak fırsatları teptiği, daha doğrusu o fırsatlara bilinçli olarak sırt çevirdiği dönemlerdir bu dönemler. Bu başarıyla Hollywood’da bir yer tutabilirdi ama bunu yapmak yerine Seattla’da bir plato oluşturdu, hikayelerini kısıtlı bütçelerle perdeye aktarmaya devam etti. “Your Sister’s Sister,” “Laggies” burada “Sword of Trust” ise Alabama’da çekilmiştir

FESTİVALLERDEKİ BAŞARILAR

Küçük ölçekli filmlerini yapabilmek için bir televizyon kanalında İşe Alım Direktörü olarak çalıştı Shelton. “Fresh Off the Boat” , “Mad Men” ile “Little Fires Everywhere” adlı filmlerini böyle çekmiştir.  Your Sister’s Sister,” 12 günde çekilmiş bir filmdir. İlk kez Seattle Film Festivali'nin açılış filmi olarak 2011’de gösterildi.

Bilinçli olarak uzak durduğu Hollywood’dan olanaklarından yararlanabilirdi. Bunu kabul ediyor Vanity Fair’le yaptığı bir söyleşide “bayrağınızı sallayacak, kimsenin görmezden gelmeyeceği bir makineniz yoksa hayatınızın en mükemmel işini de yapsanız bu çok az insana ulaşır. Bu biraz yürek paralayıcı” deyişinden anlaşılıyor bu.
 Kendi filmlerini Hollywood’dan bağımsız yaptı ama bazı Hollywood yapımlarının yönetmenliğini üstlendi. Son olarak Reese Witherspoon ile Kerry Washington'un oynadığı Little Fires Everywhere’ün dört bölümünü yönetti.
 Amerika'da annelik, cinsellik, ırk ve sınıf hakkında yapacak çok şeyi olduğunu söylediğini de okudum bir yerde. Bağımsız filmlerinde Humpday’de bunun bir denemesini yapmıştır sanki diye düşündüm. Heteroseksüel iki erkeğin porno film çekme girişimleri son derece neşeli bir biçimde aktarılmıştır bu Humpday’de. İki erkeğin derdi geylere heteroseksüellerin nasıl seviştiklerini anlatmaktır. Sanıldığı gibi pornonun p’si bile yoktur filmde. Esprilerin ne kadar zekice, ne kadar mesaj dolu olduğunu anlayabilir izleyenler. Oradaki toplumsal taşlamayı görmemek olanaksız.

O güzel filmleriyle adı elbette unutulmazlar arasındadır. Bir filmini bulup izlemenizi öneririm eğer bugüne kadar yapmadıysanız.

Cinayet Mahalline Dönen Katil

https://www.gazeteduvar.com.tr/turkiye/2020/05/24/dort-kisiyi-oldurdu-alti-yil-sonra-olay-mahallinde-bulundu/

Dört kişiyi öldürdü, altı yıl sonra olay mahallinde bulundu

2014 yılında dört kişinin öldürülmesiyle ilgili aranan kişi altı yıl sonra aynı mahallede yakalandı.
DUVAR – Gaziantep’in Yavuzeli ilçesinde dört kişiyi öldürdüğü öne sürülen kişi altı yıl sonra bulundu. 2014 yılında arazi anlaşmazlığı nedeniyle aynı aileden Ali, Hacı, Cebrail ve Zeynep Özdemir’in öldürülmesiyle ilgili aranan Cemal Çelik dün olayın yaşandığı mahallede bulunup adliyeye sevk edildi.

İlçeye bağlı Bakırca Mahallesi’nde 2014 yılında meydana gelen olayda komşu olan Özdemir ve Çelik aileleri arasında evlerinin bulunduğu bahçe nedeniyle anlaşmazlık çıktı. İki aile karşılıklı dava açtı. Mahkeme, bahçenin Özdemir ailesine ait olduğuna karar verdi. Özdemir ailesi de bahçeyi duvarla çevirmek istedi. Ancak bu sırada yanlarına gelen Çelik ailesi, tepki gösterdi. Çıkan kavgada Cemal Çelik, Özdemir ailesinden dört kişiyi öldürüp kaçtı. 

20 Mayıs 2020 Çarşamba

Twitter fotoğrafından yeni bir canlı keşfedildi

https://www.gazeteduvar.com.tr/bilim/2020/05/20/twitter-fotografindan-yeni-bir-canli-kesfedildi/

Twitter fotoğrafından yeni bir canlı keşfedildi

Twitter'da paylaşılan bir kırkayak fotoğrafı yeni bir canlı türünün keşfedilmesini sağladı. Yeni canlıya "Troglomyces twitteri" adı verildi.

19 Mayıs 2020 Salı

Aldatan sevgiliye 1 ton soğan: Ağlama sırası sende

https://www.gazeteduvar.com.tr/dunya/2020/05/19/aldatan-sevgiliye-1-ton-sogan-aglama-sirasi-sende/

Aldatan sevgiliye 1 ton soğan: Ağlama sırası sende

Çin'de bir kadın, kendisini aldatan eski erkek arkadaşına bir ton soğan gönderdi. Kadının “Günlerce ağladım, şimdi sıra sende” notuyla gönderdiği soğanlar, adamın kapısına bırakıldı. Bir komşu, "Benim ağladığım kesin. Tüm mahalle soğan kokuyor” tepkisini gösterdi.
Fotoğraf: SinChew Daily
DUVAR – Çin’de bir kadın, kendisini aldatan sevgilisini cezalandırmak için “Günlerce ağladım, şimdi sıra sende” notuyla birlikte tam bir ton soğan gönderdi. Çin basınında yer alan haberlere göre soyadı Zhao olarak açıklanan kadın, yaklaşık bir yıl önce erkek arkadaşı tarafından terk edildi. Aldatıldığını da öğrenen Zhao, önce günlerce gözyaşı döktü ancak eski erkek arkadaşının hiçbir şey olmamış gibi hayatına devam etmesine sinirlendi.
‘OLDUĞU GİBİ KAPIYA BIRAKIN’
Bunun üzerine harekete geçen Zhao, bir ton soğan sipariş etti ve eski erkek arkadaşının kapısına teslim etmesi için bir firmayla anlaştı. Firmadan, alıcıyla iletişim kurmamasını ve soğanları olduğu gibi kapıya bırakmasını istedi. Zhao, bir de “Üç gün boyunca ağladım, şimdi sıra sende” notunu iliştirdi.
Shandong eyaletinde yaşayan adam, kapısında bir kamyonet dolusu soğanı görünce şaşkına döndü. Adamın görüntüleri sosyal medyada büyük ilgi çekti.
‘GÖZYAŞININ TADINI BİLSİN İSTEDİM’
Yerel basına konuşan Zhao, “Arkadaşlarımdan, benden ayrıldıktan sonra hiç de üzülmediğini duydum. Bense evde üç gün ağlayarak geçirdim, çok kalbim kırılmıştı. Bu nedenle evine göndermek için bir ton soğan sipariş ettim. Param var. Gözyaşının tadını bilsin istedim” dedi. Adam ise, ‘aşırı dramatik davranışları’ nedeniyle Zhao’dan ayrıldığını savundu.
KOMŞULAR RAHATSIZ: TÜM MAHALLE SOĞAN KOKUYOR
Çiftin hesaplaşması ise en çok genç adamın komşularını etkiledi. Aynı apartmanda yaşayan bir komşusu, “Erkek arkadaşı ağladı mı bilmiyorum ama benim ağladığım kesin. Tüm mahalle soğan kokuyor” dedi. (Sputnik)

12 Mayıs 2020 Salı

Evdeki gizemli yangınları yorumlayan pedagog: Yangın çıkarma hastalığı var

http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/evdeki-gizemli-yanginlari-yorumlayan-pedagog-yangin-cikarma-hastaligi-var-1738317

Evdeki gizemli yangınları yorumlayan pedagog: Yangın çıkarma hastalığı var

Konya'da, Hatice A. (65) ile kızı Duha A.'nın (23) yaşadığı evde kendiliğinden çıktığı öne sürülen yangınlarla ilgili olarak konuşan Uzman Pedagog Duygu Ayhan, olayın psikolojik bir boyutu olabileceğini belirterek, "Yangın çıkarma hastalığı var. Muhakkak tedavi edilmesi gerekir. Ufak yangınlar ilerleyen zamanlarda daha büyük yangınlara yol açabilir" dedi.


Konya'da bulunan tek katlı evde, eşinden ayrıldıktan sonra kızı Duha A. ile birlikte yaşayan Hatice A.'nın evinde, iddiaya göre eşyalar kendiliğinden tutuşarak yanmaya başladı. Yaklaşık 1 aydır farklı zamanlarda çıkan yangınlardan 3'ü itfaiye ekiplerinin müdahalesiyle söndürüldü.

BİR YANGININ NEDENİ ANLAŞILAMADI

Büyükşehir Belediyesi İtfaiye ekipleri hazırladıkları raporda, yangınlardan birinin nedeninin anlaşılamadığ, birinin nargile ateşinin korundan, diğerinin de biri tarafından yakılmak suretiyle çıktığı ifade edildi. Yangınlarla ilgisi olabileceği yönünde şüphelenilen Duhu A., ilk olarak 1 yıl önce, son olarak da 1,5 ay önce psikoloğa gittiğini, herhangi bir rahatsızlığının bulunmadığının söylendiğini ileri sürdü. Uyku düzeni için ilaç verildiğini anlatan Duha A., yangınları kendisinin çıkarmadığını savundu. Duha A., "Ben yangın çıkardığımı pek düşünmüyorum. Ben bu odada otururken diğer odada yangın çıkıyordu. Ben o odaya hiç gitmiyordum. Annemde görüyordu, bunları annemde biliyor. Benim üzerimdeki hırkam bile yanmıştı" dedi.

TEDAVİ PLANLAMASI GEREKİR

Uzman Pedagog Duygu Ayhan, psikolojik olarak yangın çıkarma hastalığının olduğunu, bu olayda da böyle bir durum olabileceğini söyledi. Duygu Ayhan, şunları söyledi:
''Psikolojik olarak baktığımızda yangın çıkarma hastalığı var. Burada vakaları iyi analiz etmek lazım. Yangın çıkarma hastalığı bir dürtü kontrol bozukluğudur ve muhakkak tedavi edilmesi gerekir. Ailenin haberini izlediğim ve incelediğim kadarıyla ufak yangınlar ilerleyen zamanlarda daha büyük yangınlara yol açabilir. Onun için bu rahatsızlığın önüne geçmek adına vakayı daha detaylı tanımlamak lazım. Bunun için evin içerisine veya dışarısına kamera yerleştirilebilir. Ortada somut bir şeyler varsa bunlar ortaya konulabilir. Sonrasında eğer aile bireylerinden birisinin yangın çıkardığı görülür, tedavi planlamak gerekir. Tedavisi mümkün. Bilişsel davranış terapi veya psikoterapi ile problem ortadan kalkabilir."

ÇOCUKKEN TRAVMALARA MARUZ KALINMIŞ OLABİLİR

Bu tür vakalarda çocukken travmalara maruz kalınmış olabileceğini de ifade eden Duygu Ayhan, "Piromani de kişi yangın çıkardığının farkındadır ve bundan büyük bir haz duyar. Gerginliğini azaltmak adına yangınlar çıkarır. Sonrasında da herhangi bir suçluluk hissetmez. Oranlarda kadınlar erkeklere göre daha az. Ama pek çok vakada görünen tablo şu; kişilerin çocukluk travmalarına maruz kalmış olması, çocukken eşlik eden başka hastalıkların olması, alt ıslatma gibi anti sosyal kişilik bozukluğu gibi. Yani başka psikolojik bozukluklarla beraber bu dürtü kontrol bozukluğu da ortaya çıkabilir" diye konuştu.

5 yıl sonra komadan uyandı ama 1980'de yaşıyor

 https://www.gazeteduvar.com.tr/5-yil-sonra-komadan-uyandi-ama-1980de-yasiyor-galeri-1730230?p=7 5 yıl sonra komadan uyandı ama 1980'de ...